29 Kasım 2013 Cuma

BİRYAY 10.SINIF EDEBİYAT 69-86.SAYFA CEVAPLARI ( YEPYENİ)


2.İSLAMİ DÖNEMDE İLK DİL VE EDEBİYAT ÜRÜNLERİ
SAYFA 69:
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI:
SAYFA 71:
1.ETKİNLİK:
a)
b) İslam inancı hakimdir.
  Devlet yönetiminde hükümdarlık vardır.
c) İslam dininin kabulü başlı başına bir kültürel değişmedir. Bu dinin kabulüyle dil ve söyleyişte değişmiş. Sanatçılar bu dinin kelime ve kavramlarını eserlerinde kullanmaya başlamışlardır. Metinde de bu yeni kavaram ve kelimelere sıkça görmekteyiz.
d) İslamiyetin kabulü metinlerde kendini hissettirmiş, yeni değerler İslam inancına göre işlenmiştir.

2.ETKİNLİK:
   Metinde kullanılan lehçe Hakaniye lehçesidir.    Hakaniye Lehçesi dendiği zaman akla Kaşgarlı Mahmut'un en çok beğendiği, öyle ki "Kaşgar dili","Kaşgar Türkçesi" olarak da adlandırılan, bir diğer şekilde "Karahanlı Türkçesi" (Karahanlıca)dilinin devirlerinden biri gelir.
            Kaşgarlı'nın şivelerle karşılaştırılırken "Türkçe" diye adlandırdığı Hakaniye lehçesi, ilk Türk yazı dilidir. Bu yazı dili devresinden gelen eserlerin büyük kısmı Uygur yazısı ile yazılmış olduğundan bu döneme Uygur dönemi, bu yazı diline de Uygurca denilebilir.  Fakat Türkoloji ve Türk dili öğretiminde Türkçenin bu ilk devresi için biz "Eski Türkçe" adlandırmasını yapıyoruz."Eski Türkçe" dönemini incelerken bu dönemin kapsadığı Hakaniye lehçesini ve özelliklerini de inceleyebiliyoruz... Türkçe'nin ilk devirlerinden olan Eski Türkçe devresi,dilimizin diğer evrelerindeki gelişmelerin kaynağıdır.Kısacası, Türkçemizin bütün şekillerinin kökenine inecek olursak Eski Türkçe dönemini incelemeliyiz.Türkçe'nin ana devresi ve temel yapıları bu dönemde temellenmiştir.
            Eski Türkçe döneminde Köktürk yazısı (6.-8. yy.),Uygur Türklerinin kullandığı Uygur Yazısı (8.-13. yy.) ve Müslüman olan Karahanlı Türklerinin Uygur yazısı ile birlikte Arap yazısını da kullanmaya başladıkları Karahanlıca (10.-13. yy.) dediğimiz birbirine çok yakın ağızlarda olan üç yazı dili meydana gelmiştir.Üç ayrı alfabe kullanılmış olmasına rağmen yazı geleneğimizin izleri üçünde de aynı özellikler gösterir. (Korkmaz,Zeynep)

B.Hakaniye Lehçesi
c)Kutadgu Bilig mesnevi nazım biçimi ve aruz ölçüsüyle yazılmıştır.İslami dönemin ilk eseridir.Eserde Arapça ve Farsça kelimeler kullanılmıştır.Dil Hakaniye Türkçesinin özelliklerini yansıtır. Olay örgüsü çevresinde düşünceler şahısların karşılıklı konuşması şeklinde ifade edilmiştir.
3.ETKİNLİK:
Metinde anlatılan olay: Hükümdar ve Aytoldu arasında geçen konuşmalar
Metnin birimi:beyit
Dizelerin uyak düzeni: aa/bb/cc/dd/ee
Mesnevi nazım biçimiyle anlatılmıştır.

4.ETKİNLİK:
Kitabı yazılma  amacı: Okuyana yol göstermek ve her iki dünyayada da insanı mutlu etmektir.. 
Kün Togdı: Adalet
Ay Toldı : Mutluluk
b)
Ay Toldı Kün-Togdı’nın huzuruna çıkar.
Hükümdar’ın Ay Toldıya suali
Ay Toldı’nın Hükümdara cevabı
Ay Toldı’nın hükümdara cevabı

SAYFA 73:
·        Olay örgüsü çevresinde düşünceler şahısların karşılıklı konuşması şeklinde ifade edilmiştir.
·        Olay farklı kavramları temsil eden dört kişinin karşılıklı konuşmaları etrafında örgülenmiştir.
SAYFA 75:
ATABETÜ’L HAKAYIK:
1)
2) Yaradan Tanrı, Rab, hak Resul gibi kelimeler kültürel değişimi yansıtmaktadır.
3a) Dörtlüklerde “bilgi” ile  kastedilen İslami değer, düşünce ve bilgilerdir.
Çünkü alimler bilgi ile  Rabbi’ni tanır ve sever.
Hz.Muhammet’in hadisinden örnek verilmesi  bilginin önemini ve faydasını halka daha iyi anlatmak içindir.
b) “Yaradan bilgi ile bilinir.”
“İnsanın ziyneti akıldır.”
İnsan bilgisi ile tanınır.
Bilgili adam ölür fakat adı kalır.
Bilgiyi Çin’de olsa bile arayınız.

5.etkinlik:
a) Hakaniye Lehçesi
c) Cahil temizlenmeyen bir kire benzetilmiştir.
·        Hz. Muhammet’in hadisi iktibas sanatına örnektir.
·        Metin dili yazıldığı çağa uygun olarak sade ve anlaşılırdır. Yabancı kelimelerde hiç değişim olmadan bu güne kadar gelmiştir. Örneğin kitap, dünya, mal, şah, neva…  Türkçe kelimelerde ise k-g değişimi, t-d değişimi, m-b değişimleri olmuştur. Bu değişimler hakaniye Türkçesinin en önemli özelliğidir.

Metnin Söyleyiş Özellikleri

Metin dörtlükler ve beyitler halinde aruz ölçüsüyle söylenmiştir. Metinde ahenk dörtlüklerle, beyitlerle ve kafiyeyle sağlanmıştır.

SAYFA 76:
Beyitler mesnevi geleneğine, dörtlükler de sözlü edebiyat geleneğine bağlı kalarak kaleme alınmıştır.
b) Kitap bir ahlak ve öğüt kitabıdır.Eserde bilginin önemi, faydaları, bilgisizliğin zararlarının yanında ahlak, erdem, cömertlik gibi konulara da yer verilmiştir.

Atebetü’l Hakayık, insanlara bilgi vermek için yazılmış, didaktik eserdir. Bu eserde Edip Ahmet, insanlara öğütler vererek hayatta hakikate ulaşmaları için neleri yapmaları gerektiğini anlatmaktadır

18 Kasım 2013 Pazartesi

BİRYAY 10.SINIF EDEBİYAT 69-86.SAYFA CEVAPLARI ( YEPYENİ)



2.İSLAMİ DÖNEMDE İLK DİL VE EDEBİYAT ÜRÜNLERİ
SAYFA 69:
HAZIRLIK ÇALIŞMALARI:
SAYFA 71:
1.ETKİNLİK:
a)
b) İslam inancı hakimdir.
  Devlet yönetiminde hükümdarlık vardır.
c) İslam dininin kabulü başlı başına bir kültürel değişmedir. Bu dinin kabulüyle dilve söyleyişte değişmiş. Sanatçılar bu dinin kelime ve kavramlarını eserlerinde kullanmaya başlamışlardır. Metinde de bu yeni kavaram ve kelimelere sıkça görmekteyiz.
d) İslamiyetin kabulü metinlerde kendini hissettirmiş, yeni değerler İslam inancına göre işlenmiştir.

2.ETKİNLİK:
   Metinde kullanılan lehçe Hakaniye lehçesidir.    Hakaniye Lehçesi dendiği zaman akla Kaşgarlı Mahmut'un en çok beğendiği, öyle ki "Kaşgar dili","Kaşgar Türkçesi" olarak da adlandırılan, bir diğer şekilde "Karahanlı Türkçesi" (Karahanlıca)dilinin devirlerinden biri gelir.
            Kaşgarlı'nın şivelerle karşılaştırılırken "Türkçe" diye adlandırdığı Hakaniye lehçesi, ilk Türk yazı dilidir. Bu yazı dili devresinden gelen eserlerin büyük kısmı Uygur yazısı ile yazılmış olduğundan bu döneme Uygur dönemi, bu yazı diline de Uygurca denilebilir.  Fakat Türkoloji ve Türk dili öğretiminde Türkçenin bu ilk devresi için biz "Eski Türkçe" adlandırmasını yapıyoruz."Eski Türkçe" dönemini incelerken bu dönemin kapsadığı Hakaniye lehçesini ve özelliklerini de inceleyebiliyoruz... Türkçe'nin ilk devirlerinden olan Eski Türkçe devresi,dilimizin diğer evrelerindeki gelişmelerin kaynağıdır.Kısacası, Türkçemizin bütün şekillerinin kökenine inecek olursak Eski Türkçe dönemini incelemeliyiz.Türkçe'nin ana devresi ve temel yapıları bu dönemde temellenmiştir.
            Eski Türkçe döneminde Köktürk yazısı (6.-8. yy.),Uygur Türklerinin kullandığı Uygur Yazısı (8.-13. yy.) ve Müslüman olan Karahanlı Türklerinin Uygur yazısı ile birlikte Arap yazısını da kullanmaya başladıkları Karahanlıca (10.-13. yy.) dediğimiz birbirine çok yakın ağızlarda olan üç yazı dili meydana gelmiştir.Üç ayrı alfabe kullanılmış olmasına rağmen yazı geleneğimizin izleri üçünde de aynı özellikler gösterir. (Korkmaz,Zeynep)

B.Hakaniye Lehçesi
c)Kutadgu Bilig mesnevi nazım biçimi ve aruz ölçüsüyle yazılmıştır.İslami dönemin ilk eseridir.Eserde Arapça ve Farsça kelimeler kullanılmıştır.Dil Hakaniye Türkçesinin özelliklerini yansıtır. Olay örgüsü çevresinde düşünceler şahısların karşılıklı konuşması şeklinde ifade edilmiştir.
3.ETKİNLİK:
Metinde anlatılan olay: Hükümdar ve Aytoldu arasında geçen konuşmalar
Metnin birimi:beyit
Dizelerin uyak düzeni: aa/bb/cc/dd/ee
Mesnevi nazım biçimiyle anlatılmıştır.

4.ETKİNLİK:
Kitabı yazılma  amacı: Okuyana yol göstermek ve her iki dünyayada da insanı mutlu etmektir.. 
Kün Togdı: Adalet
Ay Toldı : Mutluluk
b)
Ay Toldı Kün-Togdı’nın huzuruna çıkar.
Hükümdar’ın Ay Toldıya suali
Ay Toldı’nın Hükümdara cevabı
Ay Toldı’nın hükümdara cevabı

SAYFA 73:
·        Olay örgüsü çevresinde düşünceler şahısların karşılıklı konuşması şeklinde ifade edilmiştir.
·        Olay farklı kavramları temsil eden dört kişinin karşılıklı konuşmaları etrafında örgülenmiştir.
SAYFA 75:
ATABETÜ’L HAKAYIK:
1)
2) Yaradan Tanrı, Rab, hak Resul gibi kelimeler kültürel değişimi yansıtmaktadır.
3a) Dörtlüklerde “bilgi” ile  kastedilen İslami değer, düşünce ve bilgilerdir.
Çünkü alimler bilgi ile  Rabbi’ni tanır ve sever.
Hz.Muhammet’in hadisinden örnek verilmesi  bilginin önemini ve faydasını halka daha iyi anlatmak içindir.
b) “Yaradan bilgi ile bilinir.”
“İnsanın ziyneti akıldır.”
İnsan bilgisi ile tanınır.
Bilgili adam ölür fakat adı kalır.
Bilgiyi Çin’de olsa bile arayınız.

5.etkinlik:
a) Hakaniye Lehçesi
c) Cahil temizlenmeyen bir kire benzetilmiştir.
·        Hz. Muhammet’in hadisi iktibas sanatına örnektir.
·        Metin dili yazıldığı çağa uygun olarak sade ve anlaşılırdır. Yabancı kelimelerde hiç değişim olmadan bu güne kadar gelmiştir. Örneğin kitap, dünya, mal, şah, neva…  Türkçe kelimelerde ise k-g değişimi, t-d değişimi, m-b değişimleri olmuştur. Bu değişimler hakaniye Türkçesinin en önemli özelliğidir.

Metnin Söyleyiş Özellikleri

Metin dörtlükler ve beyitler halinde aruz ölçüsüyle söylenmiştir. Metinde ahenk dörtlüklerle, beyitlerle ve kafiyeyle sağlanmıştır.

SAYFA 76:
Beyitler mesnevi geleneğine, dörtlükler de sözlü edebiyat geleneğine bağlı kalarak kaleme alınmıştır.
b) Kitap bir ahlak ve öğüt kitabıdır.Eserde bilginin önemi, faydaları, bilgisizliğin zararlarının yanında ahlak, erdem, cömertlik gibi konulara da yer verilmiştir.

Atebetü’l Hakayık, insanlara bilgi vermek için yazılmış, didaktik eserdir. Bu eserde Edip Ahmet, insanlara öğütler vererek hayatta hakikate ulaşmaları için neleri yapmaları gerektiğini anlatmaktadır

BİRYAY 10.SINIF EDEBİYAT 65-68.SAYFA CEVAPLARI (YEPYENİ)

65-68.SAYFA CEVAPLARI
SAYFA 65:

HAZIRLIK ÇALIŞMALARI:
1) İslâmiyet, bu dini kabul eden Türklerin duyuş ve düşünüşünü, dünya görüşünü, yaşayış tarzını değiştirmiştir. Bu dönemde kentlerin ve kentsel yaşamın oluşması sonucunda toplumdatabakalaşma meydana gelmiş, bu da Arap ve Fars kültür­lerinin yüzyıllar boyunca beslediği büyük bir zevk ayrılığını doğurmuştur.

Gerçekten kentlerde, medrese ve saray çevresinde oluşan yüksek zümre ede­biyatı, gerek dil gerek içerik gerekse ölçü ve biçim bakımından yeni uygarlığın etki­sine hızla girmiştir. Halkın edebiyatı ise içerik bakımından değişmekle birlikte dil, ölçü ve biçim yönlerinden eski geleneğine bağlı kalarak gelişmesini sürdür­müştür. Böylece Türk edebiyatı, aydınlar için ayrı, halk için ayrı olmak üzere iki kolda gelişme göstermiştir.

Genellikle medrese öğrenimi gören ve İslâmî bilimleri öğrenen yüksek zümre şairleri, Fars edebiyatını örnek almakla birlikte, aynı konu ve temaları, aynı ölçü ve biçimleri kullanarak, kendi üslûplarının damgasını taşıyan klâsik bir edebiyat meydana getirmeyi başarmışlardır. Geçen yıl örneklerini gördüğünüz bu Klâsik Türk Edebiyatı'nı, ileride daha geniş olarak inceleyeceğiz.
İslâmiyet’in Türk edebiyatı üzerindeki etkilerini belirtirken tasavvuf düşüncesine de değinmek gerekir. Bu İslâm mistisizminin özellikle Türk Halk Edebiyatı içinde Dinî - Tasavvufî Türk Edebiyatı diye ayrı bir dal oluşturduğunu, yine geçen yılki derslerinizden biliyorsunuz.
Demek ki İslâmiyet, toplumda bir zevk ayrılığına yol açmakla birlikte, Türk ede­biyatının birtakım yeni değerler kazanarak zenginleşmesinde ve böylece çok yön­lü bir gelişme göstermesinde etkili olmuştur.


1.ETKİNLİK:

b) Mani İlahisinde Mani Dininin etkileri (Nirvana,üstteki ve alttaki tüm tanrılar) , Atebetü'l Hakayık'ta ise İslam Dininin etkileri (Tanrının birliği, Peygambere övgü) 


SAYFA 67:
İslamiyetin kabulü ile Türklerin sosyal, siyasi ve kültürel hayatındaki değişimleri belirtiniz.
İslâmiyet, getirdiği inanç sistemi ile Türklerin yaşam tarzını ve hukuk düzenini değiştirmiştir. Ancak, Türkler, bu yeni inanç sistemi ve yaşam tarzı içinde de ulusal kişiliklerini oluşturan yiğitlik, mertlik, at sevgisi ve binicilik, konukseverlik, hoşgörü, sözünü tutma, yöneticilik ve güç işlerin üstesinden gelme gibi üstün niteliklerini korumuşlardır. Halk arasında gelişen eski dil ve edebiyat da yeni de­ğerlerle zenginleşerek varlığını sürdürmüştür

B) SES DEĞİŞİMLERİ:
d>t değişimi
ing> in
b>p değişimi
ol> o (l düşmüş)
k>g değişimi
t>d değişimi
ni eki ü şeklini almış.
Bu metin geçiş dönemi metni olduğu için İslamiyet önceki dönemdeki metinlerin dil özelliklerini az çok taşımaktadır. Arapça kelimelerin eserde kullanıldığını görmekteyiz. “resul, habib, hamd, ilahi” bu kelimeler İslam dinini kabul ettikten sonra Türk edebiyatında görülmeye başlanmıştır.Ses değişimlerin nedeni ise Türkiye Türkçesinin ses özelliklerinden kaynaklanmaktadır.

 islamiyetin kabulü ile Türk toplumunda görülen kültürel değişimler 

Türk İslam Toplumlarında, kültürel hayat, islam kültür çevresinin etkisi altında gelişti. Türklerin bu çevreye girmeleri onların her alanda ilerlemesine ve yükselmesine sebep oldu. Türk düşüncesi, bir yandan tarihi gelişimini devam ettirirken diğer yandan İslam düşüncesi ve felsefesiyle bütünleşti. Bu toplumların hayat tarzlarında islamın yüce ve ebedi ilkelerine, esaslarına ve kurallarına uyum sağlayacak değişmeler meydana geldi. Hukuk düzenleri "Şerri" esaslara ve "Törelere" göre yeniden kuruldu, düzenlendi. Arap ve Fars dil ve kültürlerinin baskısına rağmen, Türk dili korundu. Karamanoğullarının başlattıkları resmi dilin Türkçe olması hareketi, bazı olumsuz dönemler dışında devam etti. İslamın koruyuculuğunu üstlenen Türkler, Türk tasavvuf düşünce ve eylemleriyle müslümanlığın çağlar boyu gelişmesini ve yönlendiriciliğini sağladılar. Anadolu Türk toplumu oluşturduğu kültür çevresinde, manevi ve maddi kültür hayatını sürekli şekilde güçlendirdi. Kurduğu imparatorluklar o çağların siyasette, sosyal düzen ve sosyal adalette, iktisadi alanda, özellikle bilimde, eğitim ve öğretimde, hukuk hayatında, en medeni ve en ileri devletleri oldular. Osmanlı imparatorluğu kuruluşundan başlayarak, tarihi varlık alanından çekilişine kadar altı yüz yıl boyunca İslam Dünyasının, Türk İslam kültür çevresinin tek temsilcisi oldu. Bir dünya devleti niteliğini koruyarak, kültür hayatını inançlarda, adalette, dilde, musikide, sanat ve estetikte, mimaride, folklorda, eğitim ve öğretimde, sosyal ilişkilerde, diplomasi de özenle güçlendirdi. İnsanlık tarihine sayısız örnekler verdi. Kültür varlığımızın zenginleşmesini sağladı.

islamiyetin kabulü ile dil alanında gerçekleşen yenilikler
İlk Müslüman Türk devleti olan Karahanlılardan itibaren Türkler "Arap" Alfabesini kullanmaya başladılar.1928'e kadar bu durum sürdü.Alfabe değişse de konuşma dili Türkçe olarak kaldı.İslamiyet'in kabulüyle Arapça ve Farsça'dan birçok sözcük ve kavram dilimize girmeye başladı.Özellikle ibadetle ilgili kavramlar Farsça'dan geçmiştir.


ANLAMA-YORUMLAMA:
NİRVANA:Nirvana, kelime anlamı itibariyle sönmüşlük, dinginlik manevi bilgiye ulaşma demektir..
Nirvana, Batı 'da genelde anlaşıldığı gibi ölümden sonra değil, burada ve şu anda gerçekleştirilebilecek bir ruhsal durumdur. istek ve tutkuların yok olması, Istırabın etkili olmayacağı bir iç barışa, iç suskunluğa, aşkın bir Mutluluğa erişmektir. Nirvana 'ya erişme isteği de dahil olmak üzere tüm istek ve tutkular bırakılmadan, olanla, gelenle yetinmekten gelen iyimser bir yetingenlik kazanılmadan Nirvana gerçekleştirilemez.

b) Tüm istek,tutku, arzu ve hırslardan kurtulup ıstırabın etkili olmayacağı bir iç barışa, iç suskunluğa, sonsuz  bir mutluluğa erişmektir.
1) Tek tanrılı bir dine inanmaya başladılar.
2) Zihinsel yapımızda yer alan temel inançlar  hayatımıza yön veren, duygu, dünce, davranış ve fizyolojimizi etkileyen en önemli mekanizmalardır.İnsan, biyo-kültürel ve sosyal bir varlıktır.İnancın yanı sıra kültürel koşullar içinde sosyal ilişkiler, hem toplumun, hem kültürün hem de bireyin yapısını etkiler. Bireyin tüm yaşamı çevresine uyum sağlama çabası içinde geçer. Bu uyum çabası doğumdan başlayarak ölüme kadar süren bir gelişim göstermektedir.

SAYFA 68:
DEĞERLENDİRME:
1) D, D,D

2) GÖKTÜRK,UYGUR,ARAP, LATİN

3) B
4)D

BİRYAY 10.SINIF EDEBİYAT 56-63.SAYFA CEVAPLARI (YAZILI EDEBİYAT) (ÖNCE VE SADECE BURADA)


SAYFA 57:
  • 1) Oğuz Kağan Destanının teması kahramanlık, Köktürk Yazıtlarının teması ise Türk ulusunun benliğini unutmaması ve birlik olması gerektiğidir.
  • Sözlü dönemde de yazılı edebiyata (edebiyat fatihi özgün içerik) ait ilk örneklerde de arı bir dil kullanılmıştır.Köktürk Yazıtlarında ise kısa cümleler ,ÖzTürkçe bir dil olması,aliterasyonlu bir anlatım ve bir söylev niteliği taşıyan dil kullanılmıştır.
  • Sözlü edebiyat döneminde daha çok ölüm, tabiat,aşk ayrılık gibi temalar üzerinde durulmuş;yazılı edebiyata ait ilk örneklerde ise daha çok sosyal, siyasi,idari konular ve dini içerik (uygur metinleri) vardır.
SAYFA 58:
1.ETKİNLİK:
Köktürk  Yazıtları, Moğolistan'ın kuzeyinde, Baykal gölünün gü­neyinde, Orhun ırmağı vadisindeki Koşo Saydam gölü yakınla­rındadır.

b)  Orhun’da yerleşen Türkler tarafından kullanıldığı için de Türük, Türk Alfabesi denir. Türklere mahsustur ve Esik Kurgan yazısına benzer. Hunlar, Göktürkler ve sathi olarak da Asya ve Avrupa’ya yayılan Türk kavimleri, kullanmıştır. Bu alfabede resmin göze hitap ettiği ve ses haline geldiği açıkça görülür. Göktürk alfabesi otuz sekiz harften meydana gelir. Dördü sesli olup, sekiz sesi karşılar, gerisi sessizdir. Ayrıca ok, ko, uk, ku, ük, kü, nç, nd, gibi heceler ayrı harflerle gösterilmiştir.edebiyat fatihi özgün içerik) Sesli harfleri, sessizler okutur. Sağdan sola doğru yazılır. Tonyukuk, Kültigin ve Bilge Kağan hatırasına yazılıp, dikilen Orhun Abideleri bu alfabenin şaheser numunesidir. Bunlar ayrıca Türkçe'nin bilinen ilk yazılı metinleridir. 


2) Köktürk Yazıtları, Türk tarihi, toplum yaşamı, kültürel yapısı yönünden de aydınlatıcı bilgilerle doludur. Yazıtlar Göktürk Kağanlığı'nın resmi ağızdan yazılmış bir tarihi görünümündedir. Tarihte ilk kez Türk adıyla kurulan bu devlet bozkır devletlerinin (edebiyat fatihi özgün içerik) belirgin özelliklerini taşır. Aynı soydan gelen bütün boylarını "il" adıyla oluşturacak yapıda merkezi otoriteye bağlanması, siyasal erkin hemen bütünüyle orduya dayandırılması, dolayısıyla da iktisadi gücün bu orduyla sağlanması.
Döneme özgü özellikler:

  • Kağanın "kut"lu olduğu inancı(Tanrı gibi gökte olmuş Türk Bilge Kağan...)
  • Gök Tanrı inancı( inanç sistemi)
  • Devlet idaresindeki birtakım unsurlar:(şadpıt, tarkat, buyruk beyleri...)
  • Ordunun sevk edilmesi, düzenlenen askeri seferler
  • Dönemin yer adları:(Ötüken,Şantung Ovası,Demir Kapı,İnci Nehri,Tibet)
  • Çinlilerle anlaşmalar yapıldığı (siyasi zihniyet)
  • Çinlilerle ipek,altın , (edebiyat fatihi özgün içerik)  gümüş ticareti yapıldığı (ekonomik zihniyet
  • Çinlilerin Türklere yaptığı hileler, entrikalar...(siyasi ilişkiler)
  • Kısa cümlelerin kullanılması, dilin ÖzTürkçe olması,anlatımda aliterasyonlar görülmesi,bir söylev niteliğinde olması edebi zevki yansıtmaktadır.
3) Köktürk Yazıtlarını (Orhun , Âbideleri), yazılı edebiyatımızın ilk ve muhteşem örneğidir. Modern Türkçemizin tüm  kuralları, günümüzün bir çok sözcüğü, doğal ve olgun bir söyleyişle, sanki bugünün yapıtlarıymış gibi karşımızdadır.
Bu yazıtlar, bu yönleriyle (edebiyat fatihi özgün içerik)  Türk tarihine ışık tutan önemli belgelerdir. Göktürk Yazıtları, bir hakanın, halkına hesap vermesi, halkın devlete, millete karşı görevlerinin hatırlatılması, düşmanın hilelerine  nasıl karşılık verileceğinden söz edilmesi ve Türklerin yüksek ahlak ve seciyesinin anlatılması açısından önemlidir.
Bu anıtlar Türk adının, Türk milletinin isminin geçtiği ilk Türkçe metindir. Türk tarihinin taşlar üzerine yazılmış ilk belgesidir.
Türk töresinin, Türk medeniyetinin, yüksek Türk kültürünün yazılı belgesidir.
Türk hitabet sanatının erişilmez bir şaheseridir. Hükümdârâne eda ve ihtişamlı bir hitap tarzının yazılı örneğidir. Yalın ve keskin üslubun şaşırtıcı örnekleridir. Türk dilinin kaynağı, Türk yazı dilinin başlangıcının bilinmeyen dönemlere kadar gittiğinin delilidir.
Eski Türkçeyi gerek Göktürk, gerekse Uygur Türklerinin bıraktığı eserlerden takip ettiğimiz için de bu yazıtlar, ayrı bir öneme sahiptir...

4) Türk adının geçtiği ilk edebi metin ve şuan bilinen en eski ve ilk Türkçe metin Göktürk yazıtlarıdır. Göktürk yazıtlarında; taşlar üzerine yazılmış ilk Türk tarihi, Türk devlet adamlarının millete hesap vermesi, milletle hesaplaşması, devletin ve milletin karşılıklı vazifeleri, Türk nizamının, Türk töresinin, Türk medeniyetinin, yüksek Türk kültürünün büyük vesikası, Türk askerinin dehasının, Türk askerlik sanatının esasları, Türk feragat ve faziletinin anlatılması yönünde önemli bir yeri vardır Türk Tarihi açısından.
     Göktürk Yazıtları, Türk tarihi, toplum yaşamı, kültürel yapısı yönünden de aydınlatıcı bilgilerle doludur. Yazıtlar Göktürk Kağanlığı'nın resmi ağızdan yazılmış bir tarihi görünümündedir. Tarihte ilk kez Türk adıyla kurulan bu devlet bozkır devletlerinin belirgin özelliklerini taşır. Aynı soydan gelen bütün boylarını "il" adıyla oluşturacak yapıda merkezi otoriteye bağlanması, siyasal erkin hemen bütünüyle orduya dayandırılması, dolayısıyla da iktisadi gücün bu orduyla sağlanması.

SAYFA 59:
A) Açıklayıcı anlatım türü...
b) ONUNCU YIL NUTKU:                                                            KÖKTÜRK YAZITLARI
hitap edilen kesim:  TBMM üyelerinin şahsında Türk Milleti...    Köktürk Yazıtları Türk milleti
TEMEL DÜŞÜNCE: Milletimizin tehlikelere karşı uyanık olması"  Türk ulusunun benliğini unutmaması ve birlik olması gerektiği 
DİL VE ANLATIM: Güçlü bir söylev dili                     Yer yer gerçekçi tarih dili;  yer yer eleştiri cümleleri yer yer güçlü bir söylev dili kullanılmıştır."
 (edebiyat fatihi özgün içerik) 
 c)    Kısa cümleler kullanılmıştır.
d)Kısa cümlelerin kullanılması, dilin ÖzTürkçe olması,anlatımda aliterasyonlar görülmesi,bir söylev niteliğinde olması 
SAYFA 60:
3.ETKİNLİK:
İkisi de doğru...
 
ANLAMA YORUMLAMA
4.ETKİNLİK:
YAZILI DÖNEM EDEBİ ESERLERİ:
KÖKTÜRK YAZITLARI
UYGUR YAZITLARI 

SAYFA 61:
YAZILI EDEBİYAT DÖNEMİ

- Bu dönemdeki ürünler Göktürkçe ve Uygurca ile verilmiştir.

- Hem sade halk diline dayalı bir anlatım, hem de sanatlı bir söylev diliyle yapılan anlatım kullanılmıştır.

- Hem dini hem de din dışı ürünler verilmiştir.

-Uygur metinlerinde Çince'nin etkisi vardır. Ancak Göktürk metinlerinde saf Türkçe kullanılmıştır.

6.ETKİNLİK:
KÖKTÜRK YAZITLARININ TEMEL DÜŞÜNCESİ
 Bilge Kağan'ın milletine nutuk tarzında öğütleridir.Türk ulusunun benliğini unutmaması ve birlik olması gerektiğidir.

DEĞERLENDİRME:

1) D,D,D

2) E

3)C

4.
  

SAYFA 62:

2.ÜNİTE SONU ÖLÇME-DEĞERLENDİRME
1)
  •  iSLAMİYET ÖNCESİ DÖNEMDE
  • 10.YY
  • SÖZLÜ VE YAZILI EDEBİYAT
  • 8.YY
2) A
3) ŞEHNAME > İRAN
RAMAYANA > HİNT
KALEVELA > FİN
NİBELUNGEN > ALMAN
GLIGAMIŞ >SÜMER 

4) B

5) Bu dönemde şiirle müzik iç içedir. X
Hece ölçüsü kullanılmıştır. X
Dil sade Türkçedir X
Şiir söyleyen kişilere ozan,kam,baksı,şaman gibi adlar verilirdi. X
Şiirlerde söz sanatları ve benzetmeler kullanılırdı. X
Eserlerde sanatsal amaç güdülmüştür. 
Aşk doğa ölüm ve dini inançlar konu olarak alınmıştır. X
Şiirlerde daha çok zengin uyak kullanılmıştır. 


6) D
7) C
8) Alp ER Tonga Destanı: Saka Türkleri
Bozkurt Destanı : Göktürkler
Türeyiş : Uygurlar
Şu : Saka Türkleri
Ergenekon : Göktürkler
Oğuz Kağan : Hunlar

9) Türk adının geçtiği ilk edebi metin ve şuan bilinen en eski ve ilk Türkçe metin Göktürk yazıtlarıdır. Göktürk yazıtlarında; taşlar üzerine yazılmış ilk Türk tarihi, Türk devlet adamlarının millete hesap vermesi, milletle hesaplaşması, devletin ve milletin karşılıklı vazifeleri, Türk nizamının, Türk töresinin, Türk medeniyetinin, yüksek Türk kültürünün büyük vesikası, Türk askerinin dehasının, Türk askerlik sanatının esasları, Türk feragat ve faziletinin anlatılması yönünde önemli bir yeri vardır Türk Tarihi açısından.
     Göktürk Yazıtları, Türk tarihi, toplum yaşamı, kültürel yapısı yönünden de aydınlatıcı bilgilerle doludur. Yazıtlar Göktürk Kağanlığı'nın resmi ağızdan yazılmış bir tarihi görünümündedir. Tarihte ilk kez Türk adıyla kurulan bu devlet bozkır devletlerinin belirgin özelliklerini taşır. Aynı soydan gelen bütün boylarını "il" adıyla oluşturacak yapıda merkezi otoriteye bağlanması, siyasal erkin hemen bütünüyle orduya dayandırılması, dolayısıyla da iktisadi gücün bu orduyla sağlanması.